BELEDİYE İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİNDE ÇALIŞAN İŞÇİLERİN

        6772 SAYILI YASAYA GÖRE İLAVE TEDİYE ÜCRET HAKKI

        (BY THE LAW NO 6722 THE RIGHT OF ADDITIONAL PAYMENT OF         

     WORKERS THAT WORK IN MUNICIPAL ECONOMIC ENTERPRISES)

 

                                                                                              Av./Atty.Süleyman TOPAK*

 

            ÖZET

            Sanayileşme ve hızlı nüfus artışları neticesi gelişen kentsel yaşam sürecinde yerel hizmetlerin halka dönük sunumlarında da değişiklikler meydana gelmiş ve özellikle Büyükşehir Belediyeleri için olmazsa olmaz ekonomik birim haline gelmiş Belediye İktisadi Teşebbüsleri (BİT) ortaya çıkmıştır.

            Belediye İktisadi Teşebbüsleri (BİT), çoğu zaman ayrı tüzelkişiliğe sahip sermaye şirketleri gibi lanse edildiğinden, burada çalışan işçilerin büyük çoğunluğu 6772 sayılı “Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun” gereğince ilave tediye ücret alacağı hakkı olduğunu bilmemektedirler.

            Bu çalışmamızda, Belediye İktisadi Teşebbüslerinde çalışan işçilere, 6772 sayılı yasaya göre ödenmesi gereken ilave tediye ücreti konusu detaylı bir şekilde incelenecektir.

            Anahtar Kelimeler : Belediye, Belediye İktisadi Teşebbüsü, 6772 Sayılı Yasa, İlave Tediye Ücreti

 

            ABSTRACT

            As a result of industrialization and rapid population growth,the growing urban life in the process of local services facing the people presentation of the changes have occured and especially the Municipal Economic Enterprises (BIT) has emerged that became a sine qua economic unit for Metropolitan Municipalities.

Municipal Economic Enterprises are  often touted as a separate legal entity with capital companies, where majority of workers, by the law no 6772 " Additional payment to the employees of the government and its related establishments and abolition of the 2.article of law no 6212 by the law no 6452”  do not know the right of additional payment.

In this article , the additional payment to be paid the workers that work in  Municipal Economic Enterprises according to law no 6772, will be examined in detail.

 

        Keywords : Municipality, Municipal Economic Enterprises, The law no 6772, Additional payment

 

 

________________________

*Kayseri Barosu Avukatı, Erciyes Üniversitesi Özel Hukuk Ana Bilim Dalı Doktora Öğrencisi,

e-mail: info@suleymantopak.av.tr

 

 

GİRİŞ

            Endüstriyelleşme ve hızlı nüfus artışı ile gelişen hızlı kentleşme süreci, demokratik gelişmenin de etkisiyle belediyelerin yerel hizmet sunumunda büyük bir artış ve çeşitlenmeyi kaçınılmaz kılmıştır. Artan talep ve hizmetlerdeki çeşitlilik sınırlı kaynaklarla daha fazla hizmet sunma baskısı altındaki yerel yönetimleri daha etkili hizmet sunumu amacıyla çeşitli arayışlara itmiştir. Yerel hizmetlerin daha etkin, verimli ve halkın talep ve beklentilerine daha duyarlı bir şekilde sunulmasına yönelik bu arayışlar yerel hizmet sunumunda çok çeşitli alternatif yöntemlerin geliştirilmesi ve uygulamaya geçirilmesi sonucunu doğurmuştur[2]. Bu süreçte anayasal[4]. Yeni nesil belediyecilik anlayışı doğrultusunda özellikle ihale/sözleşme, imtiyaz, emanet ve şirket kurma gibi yeni hizmet sunma yöntemleri öne çıkmıştır. Bunlar içerisinde birer özel hukuk tüzel kişisi olarak kurulan Belediye İktisadi Teşebbüsleri[6].

            Uygulamada daha çok özel hukuk tüzelkişisi olarak bilinen bu teşebbüsler bünyesinde çalışan işçilerin herhangi özel bir işletmede çalışan işçi gibi değerlendirildiği ve bazı kanuni haklardan yoksun bırakıldığı hususları ve bu teşebbüslerin hukuki yapılarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz. Öncesinde, konunun daha iyi anlaşılması için Belediye kavramı üzerinde durulmasında fayda görüyoruz.

 

 

 

            I- MAHALLİ İDARE BİRİMİ OLARAK BELEDİYE

            Belediye, beldenin ve belde sakinlerinin mahalli ve müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişisi olarak tanımlanmıştır[8].

            Belediyeler, Anayasamızın 127. maddesi gereğince “mahalli müşterek ihtiyaçların karşılanması” amacıyla kurulan kamu tüzel kişileridir. Bu anayasa hükmünce hazırlanan 5393 sayılı Belediye Yasası, belediyeyi, “belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idarî ve malî özerkliğe sahip kamu tüzel kişisi” olarak tanımlamaktadır. Mahalli müşterek ihtiyaçların karşılanması amacıyla belediyelere sunulan haklardan birisi de şirket veya işletme kurabilmeleridir. Gerek Büyükşehir Belediye Yasası’nın 26. maddesi, gerekse Belediye Kanunu’nun 70.maddesi belediyelere, kendisine verilen görev ve hizmet alanlarında şirket kurabilme hakkı tanımaktadır. Bu düzenlemelerde dikkati çeken nokta, bu şirket ve işletmelerin faaliyetlerinin belediyenin görev ve hizmet alanları ile sınırlandırılmış olmasıdır[10] 70. maddesine göre belediyeler, “kendisine verilen görev ve hizmet alanlarında, ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre şirket kurabilir.”  Aynı Kanunun 71.maddesine göre de belediyeler, “Özel gelir ve gideri bulunan hizmetlerini İçişleri Bakanlığı’nın izniyle bütçe içinde işletme kurarak yapabilir”.

            5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun[12]. Daha biçimsel tanımlayacak olursak “BİT’ler; bir kuruluş statüsüne göre yerel yönetimlerce kurulan, pazarlanabilen yani kişisel mal ve hizmet üreten, mülkiyetinin ve/veya denetiminin yeterince yerel yönetimin elinde olması nedeniyle yönetim kurullarının yerel yönetimlerce atandığı, cari maliyetlerini finanse eden gelirlerinin çoğunu yerel yönetim gelirlerinden elde etmeyen teşebbüsler olup; ilke olarak yerel toplumun sosyal maksimizasyonu amacına göre kaynak tahsis eden firmalardır[14]:

            a) Belediye tarafından kurulurlar,

b) Sermayenin yarıdan fazlası belediyeye ait olmalı veya yönetimin elde edilmesi koşuluyla belediyece ortak olunurlar,

c) Pazarlanabilen mal ve hizmet üretirler,

d) Genel olarak belediyenin görev alanına giren bir konuda faaliyet gösterirler,

e) Ticari amaçlı olup Türk Ticaret Kanununa tabidirler,

f) İlke olarak yerel toplumun sosyal maksimizasyonu amaçlar,

g) Yönetim belediyenin elindedir.

h) Belediyeden bağımsız bir bütçeye sahiptirler ve özel hukuk tüzel kişisidirler.

Bunlara uygulamada iktisadi teşebbüs dense de bunlar; “Kamu İktisadi Teşebbüsü” kapsamına girmezler. Bu husus 8 Haziran 1984 tarih ve 233 sayılı İktisadi Devlet Teşekkülleri ve Kamu İktisadi Kuruluşları Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 58.maddesinde “İller Bankası Genel Müdürlüğü ile il özel idareleri ve belediyelerin, sermayelerinin yarısından fazlasına tek başına veya birlikte sahip oldukları iktisadi teşebbüsler, bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine tabi değildir” denilmek suretiyle belediyelere ait şirketlerin Kamu İktisadi Teşebbüsü olmadığı açıkça belirtilmiştir[15].

III-BELEDİYE İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİNİN HUKUKİ STATÜSÜ VE BELEDİYELERLE OLAN İLİŞKİLERİ

Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun